12 Mayıs 2008

alıştırma 1: görüntü karlı: antendeki leylek var!

side'nin kumullarında yere uzanmış bir deve yekindi, vücudunu dalgalandırarak ayaklandı, kıçına üşüşen sinekleri bir kuyruk salvosuyla savuşturdu ve yere pizza büyüklüğünde bir tabak bok bıraktı: Kopf!

***

seda sayan'ın sabah programını basan silahlar kuşanmış, sakallı sekiz teröristin ellerindeki silahları ateşlemesiyle tavandaki spotlar tuz buz olup yerlere saçıldı, klarinetçi ekrem bey seken bir kurşunla şehit düştü-- "to be specific, ekrem bey was the first victim in attacks of similar kinds in a country that fell prey to islamic eco-terrorism" (2015 mart ayında bbc prime'da yayınlanacak ve türkiye'yi konu alacak bir belgeselden), saldırganlardan biri elindeki yeşil bayrağı sallayınca seyirciler arasında cılız, zoraki alkışlar koptu: herkeş tekbir sözcüğünün ardından o beklenen sözleri haykırdı--seda hanım çıkan kargaşa esnasında orkestranın kemancısı sayesinde arka kapıdan sıvışırken: "ayol insan haber verir, anacı'ım," boyladılar; yayın devam etse reklamlar girecekti.

***

kopçasını çözdüğü fıstık yeşili pantolonun uçları ayaklarına kadar iniyor ve banyo karolarının aralarında birikmiş suya değiyor, sakalını sıvazlayıp malafatını eline alıyor, tükürüyor, yarım bıraktığı "Bisss..."in gerisi dişlerinin arasında kaybolup giderken dudakları zevkle yanaklarına doğru geriliyor, çamaşır makinasına yaslanan ve beyaz kıçından başka bir kısmı görünmeyen tekstil yığınına doğru adımlıyor, tv dizisinin yönetmeni kameranın vizörüne eğilip bilgiç, kendinden memnun bir edayla gülümsüyor...

***

iş görüşmesi:

-demek müşavir olmak istiyorsunuz, öyle mi?
-siz uygun görürseniz efendim.
-peki, özgeçmişiniz çok etkileyici. ama kişisel özellikleriniz de çok önemli.
-yerden göğe kadar haklısınız...
-mesela, sandaletinizin içine çorap giyer misiniz?
-elbette.
-güzel. müzik?
-hayır, müzik dinlemem. dikkat dağıtır. sivilce yapar.
-hmm. içki içmediğinizi, sigara kullanmadığınızı zaten yazmışsınız...
-evet, haşmetmaabları.
-elini çek oradan.
-af buyurun, dalmışım.
-sesini yükselterek de konuşma.
-...
-yengeç salatası yer misin?
-ağzıma sürmedim. sülalemde hiçkimse yengeç salatası yememiştir.
-hiç bir yetişkini çıplak olarak gördün mü, Jason?
-ha?
-ne ha'sı lan? inek!
-sorunuzu anlamadım.
-bakıyorum, özgeçmişinizde belirttiğiniz kadar da zeki değilmişsiniz.
-...
-ne bakıyorsun öyle. bakma bana!
-...
-ha şöyle.
-...
-hiç bir yetişkini çıplak olarak gördün mü, Jason?
-hayır...
-iyi, birazdan göreceksin. ... neyse, biz işimize bakalım. ... takım tutar mısınız? futbol?
-evet. ayrıca, amatör kümede forvettim.
-güzeeel. haftasonu birlikte oynarız isterseniz.
-...
-çekinmeyin canım. bunda ne var ki? evet bazen kızıyorum ama sizi sevdiğimden.
-çok isterim efendim. yani sizinle futbol oynamayı.
-kahvenizi nasıl içersiniz?
-?
-kahvenizi nasıl içersiniz? diye sordum size.
-nasıl desem...
-kahvenizi nasıl içersiniz? diye sordum size. yani, şekerli mi? orta mı? sade mi?
-efendim, şey, ben kahve içmem.
-güzel. tam istediğim gibi. madagasakar'ın başkenti neresi?
-bilmiyorum.
-ne demek "bilmiyorum"!?. sana ne ulan sülalesini s..tiğimin andavalı. sana ne madagaskar'dan! bıyıklarını da doğru dürüst kesememişsin! takım elbisen de ucuz mu ucuz. nesin lan sen? kimsin lan sen? hep abuk subuk konuşuyorsun. tepemin tasını attırıyorsun... referans mektubu isteyen mi oldu senden? burayı ne sandın sen? madgaskar mı? bütün üstün başın da parfüm kokuyor!
-...
-...bu koku. aklımı başımdan alıyor bu koku...
-bakamlığın iç avlusunu görmüş müydünüz? gelin yaklaşın. çekinmeyin. hep bu an'ı bekledimdi/seni yalvarırken görmek/seni ağlatabilmeeek/ geçmişi senden almak/bütün ümidimdi oooolmaz artık...

***
(kitabın editörünün notu)
yazarımız belli ki bazı saplantıların esiri durumunda: buraya kadar yazdıklarında çok obscene laflar ve sahneler var. okurken ar damarım çatladı. ama herifçioğlu yayınevi sahibinin yeğeni. elden bir şey gelmez. bütün bu yazılanlar yazarın sorumlulğundadır , komtanım.

1 Comments:

Blogger Cicoses said...

:) Kool shit

7:55 ÖS  

Yorum Gönder

<< Home